Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kısa Berlin ziyareti, hayli yoğun ve sert mesajlarla dolu bir gündemle geçti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Başbakanı Scholz ile basın toplantısında, İsrail’e Almanya’nın yakınlığını ve desteğini eleştirirken, Almanya da Hamas’ın terör örgütü olduğunu ve İsrail’in kendisini savunma hakkı olduğunu vurguladı.
Basın toplantısındaki gerginlik, Alman medyası tarafından “Herkesin önünde, açıkça mesajlar“, “Erdoğan’ın Scholz’la havuç- sopa oyunu“ diye değerlendirildi.
İki lider dün akşamki basın toplantısının ardından Berlin’deki Başbakanlık binasında akşam yemeğine geçti. İki saat süren yemekte basın toplantısının aksine, daha ılımlı mesajlar verildi, karşılıklı işbirliği, ortak çalışılabilecek konular ele alındı.
Alının bilgilere göre, akşamki yemekte şu konular görüşüldü:
EUROFIGHTER- SİHA KONUSU: Türkiye, Almanya ile savunma sanayii ve özellikle zırh teknolojileri konusunda birlikte çalışma isteğini iletti. Erdoğan, 40 adet Eurofighter savaş uçağı almak istediklerini, bunun için Almanya’nın onayının beklendiğini vurguladı. Buna karşılık Türkiye’nin, İHA ve SİHA verebileceği, böylece iki NATO üyesi ülke olarak karşılıklı savunma desteği sağlanabileceğini vurguladı. Scholz, bunu değerlendireceklerini söyledi.
KAÇAK TÜRKLER’E HIZLI İADE: İki yıldır Almanya’ya kaçak giren Türkler’in sayısı artıyor. Balkan rotası üzerinden gelişler son aylarda iyice hızlandı ve Türkler, Almanya’ya kaçışta birinci sıraya çıktı. Başbakan Scholz, yemekte bunu hatırlattı ve gelip de ilticası reddedilenlerin hızlı sınır dışı edilmesinde Türkiye’nin yardımını istedi. İki lider “Daha hızlı bir mekanizma“ konusunda anlaştı. İçişleri bakanlıkları konuyla ilgili olarak yetkili kılındı.
GERİ KABUL ANLAŞMASI: Türkiye üzerinden gelen Suriyeli, Afgan, Iraklı gibi göçmenlerden, ilticası reddedilenler daha hızlı şekilde Türkiye’ye gönderilecek. Bu anlaşmanın uygulanması da hızlandırılacak. Almanya ise, Türkiye’den yine kendisine uygun, kalifiye göçmeni seçerek alacak. Geri kabul anlaşması devam ettiği için, Türkiye göçmenleri tutmaya devam edecek.
HIZLI- KOLAY VİZE, AB ÜYELİĞİ: Erdoğan, iki saat süren yemekte Türk vatandaşlarına uygulanan AB vizesinin kolaylaştırılmasını ve kısa süre sonra da vize serbestisi getirilmesini talep etti. Ayrıca, Türkiye’nin AB üyeliği sürecinin aşırı uzatıldığını, bu konuda Almanya’nın desteğinin önemli olduğunu vurguladı. Scholz, vize kolaylığı konusunda gerekeni yapacağını, diğer konularla ilgili AB ile görüşüleceğini belirtti.
TÜRK CAMİLERİNE ALMAN İMAMLAR: Yemekte, Türkiye’den Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) için imam alımının kademeli sonlandırılması kararı alındı. Almanya, imam eğitimine ağırlık verecek ve “Alman imamlar“ yetiştirilecek. Alman ya da yabancı kökenli Alman vatandaşı imamlar, Türk camilerinde görev yapmaya başlayacak.
İSVEÇ’E ONAY- GÜMRÜK BİRLİĞİ: Başbakan Scholz, Ukrayna’ya Rus saldırılarının ve işgalinin son verilmesi için yeniden çağrı yapılmasını, bu yönde çaba gösterilmesini istedi. Scholz, İsveç’in NATO üyeliğinin onaylanmasını beklediklerini de vurguladı. İki ülke arasında ticaretin geliştirilmesi, artırılması, Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesi de konuşuldu.
DEPREM YARDIMI, EĞİTİM KURUMLARI: Yemekte Başbakan Scholz, Türkiye’yi sarsan deprem felaketi nedeniyle taziyelerini bir kez daha iletti. Scholz, bu konuda destek olacaklarını, yıkılan veya depremde hasar gören eğitim kurumlarını yeniden kurmak için maddi destek sağlayacaklarını söyledi.
ORTADOĞU’DA BARIŞ OLMALI: İki lider, İsrail- Filistin savaşı konusunda farklı görüşte olsalar da, kısa sürede barışın sağlanmasını istedi. Görüşmede, Gazze’deki insani durum, Hamas’ın rehineleri serbest bırakması, bölgesel gerilime ilişkin endişeleri ele alındı. Scholz, İsrail’le olan dayanışmalarının altını çizdi ve Hamas’ın terör saldırılarını kınadı.
SIKI GÜVENLİK ÖNLEMLERİ
Yemek yaklaşık iki saat sürdü. Berlin polisi, Almanya saati ile 22.03’te bir mesaj atarak, misafirin Berlin’den ayrıldığını ve güvenlik önlemlerinin kaldırıldığını duyurdu. 1 numaralı protokol ve güvenlik uygulanan Erdoğan’ın ziyaretinde, 1500’ü polis olmak üzere, çeşitli birimlerle birlikte 2800 kişi güvenliği sağladı.