Bakan Tekin eğitime ayrılan payın OECD ortalamasını geçtiğini söyledi… Gerçeğin öyle olmadığı ortaya çıktı!

OECD’nin yayımladığı “Bir Bakışta Eğitim 2025 Raporu”na ilişkin açıklama yapan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin Türkiye’nin eğitimde önemli ilerlemeler kaydettiğini savundu.

Tekin, rapora atıf yaparak, “Okul öncesinden liseye kadar her kademede okullaşma oranı yükseldi. Bu başarı, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirme gayretimizin bir meyvesidir. Uyguladığımız politikalar sayesinde okul öncesinden liseye kadar her kademede okullaşma oranı yükseldi. Kamu kaynaklarından eğitime ayrılan pay, yüzde 10,6 ile OECD ortalamasının üzerine çıktı” dedi.

Ancak OECD’in “Bir Bakışta Eğitim 2025 Raporu”nda, okullaşma oranında yükseliş görülse de bu okullardan mezun olanların işsizlik oranında düşme görülmediği dikkat çekti. Asıl farklılık ise eğitime ayrılan payda ortaya çıktı.

OKULLAŞMA ARTTI AMA…

OECD ülkelerinde artan okullaşma oranıyla birlikte işsizlik azalırken Türkiye’de işsizlik yüzde 10’un üzerinde seyretti.

Raporda bu farklılık şöyle dile getirildi: “Daha yüksek eğitim seviyesine sahip bireyler genellikle daha düşük işsizlik riskiyle karşı karşıyadır ve daha yüksek ücretler kazanırlar. İşsizlik riskini azaltmada lise eğitimini tamamlamak özellikle önemlidir. OECD genelinde ortalama olarak, üst ortaöğretim yeterliliği olmayan ekonomik olarak aktif genç yetişkinlerin (25-34 yaş arası) %12,9’u işsizken, lise veya lise sonrası yükseköğretim dışı başarıya sahip olanların %6,9’u işsizdir. Üçüncül yeterlilik elde etmeye devam edenler, OECD genelinde ortalama olarak yükseköğretime sahip genç yetişkinlerin %4,9’unun işsiz kalmasıyla işsizlikte nispeten daha küçük bir azalma görüyor. Bu model Türkiye’de farklıdır: Üst ortaöğretim yeterliliği olmayan genç yetişkinlerin %11,2’si işsizken, üst ortaöğretim veya ortaöğretim sonrası üçüncül olmayan eğitime sahip olanların %10,2’si ve üçüncül düzeyde olanların %10,6’sı işsizdir.”

KAMU HARCAMALARINDA EĞİTİME AYRILAN PAY!

Rapor, Bakan Tekin’in “Kamu kaynaklarından eğitime ayrılan pay, yüzde 10,6 ile OECD ortalamasının üzerine çıktı” sözlerinin aksini işaret etti.

Rapora göre, Türkiye öğrenci başına yıllık 3.374 dolar harcadı. Bu rakam OECD ülkeleri arasında alt sıralarda kaldı. Harcamaların GSYİH içindeki payı yüzde 3,4 ile OECD ortalaması olan yüzde 4,7’nin de altında seyretti. 2015–2022 arasında öğrenci başına harcamanın da reel olarak azaldığına dikkat çekildi.

Raporda, “OECD, ortak ve katılım ülkeleri arasında hükümetlerin her yıl eğitimde ne kadar harcadıkları konusunda önemli farklılıklar vardır. Türkiye, ilkokuldan lise sonrası yükseköğretime kadar öğrenci başına 3 374 ABD Doları harcıyor ve bu da onu 2 ABD Doları’nın altından 27 bin ABD Doları’nın üzerine kadar uzanan ülke aralığının alt ucuna koyuyor” ifadeleri yer aldı.

Ayrıca OECD tarafından sunulan grafikte Türkiye OECD ülkeleri sıralamasından sondan 4’üncü olarak görülüyor.

kaynak: https://www.oecd.org/en.html

KAMU HARCAMASI OECD’NİN ALTINDA KALDI

Rapordan Bakan’ın söylemlerini yalanlayan veriler ise sırasıyla şunlar oldu:

  • İlköğretim ve ortaöğretimde finansmanın yüzde 83,6’sı devlet kaynaklı, OECD ortalaması yüzde 90,1.
  • Okul öncesinde devlet katkısı yüzde yüzde 81,5 (OECD ort. Yüzde 85,6).
  • Yükseköğretimde devlet katkısı yüzde 71,1 (OECD ort. Yüzde 71,9).
  • 2015–2022 arasında Türkiye’de gerileme gözlemlendi. OECD genelinde öğrenci başına harcama artarken, Türkiye’de 4.932 USD’den 4.491 USD’ye düştü.
  • Eğitime ayrılan pay kamu bütçesinde yüzde 12,9’dan yüzde 10,6’ya geriledi.
  • Türkiye’de 2015–2022 arasında okul öncesi devlet harcamaları toplamda yüzde 31 arttı. Ama aynı dönemde kayıtlı çocuk sayısı yüzde 67,3 arttığı için, çocuk başına harcama yüzde 21,7 azaldı. (OECD ortalamasında kayıtlı çocuk sayısında yüzde 24 artış).

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir